Editör | 29 Haziran 2012 | Eğitim A- A+
Ekmek Sanayii İşverenler Sendikası Başkan Yardımcısı Çetin Keçeli, ekmekle ilgili yeni düzenlemeyi ANKA’ya değerlendirirken, Türk Gıda Kodeksi Ekmek ve Ekmek Çeşitleri Tebliği’nin, Resmi Gazete’de yayınlandığını, uygulama tarihinin de 1 Temmuz 2012 olduğunu, böylelikle ekmeğe bir takım yenilikler getirildiğini, bunların başında bakkallarda halk tipi olarak 300 gramdan satışa sunulan ekmeğin başlangıç gramının 250 olarak kabul edildiğini hatırlattı. Ancak 50’şer gram artırılmak suretiyle değişik gramajlarda ekmekler yapılabileceğini belirten Keçeli, “Gramajın 300 gramdan 250 grama çekilmesiyle israfın önlenmesi düşünüldü. Büyük gramajda ekmek israfı daha fazlaydı. Şimdi gramajı küçülterek ekmek israfının önüne bir nebze olsun geçilmiş olacak” yorumunu yaptı.
“EKMEK ARABALARI VE KASALARI HİJYEN OLACAK”
Bunun yanında ekmekte tuz oranının da düşürüleceğini hatırlatan Keçeli, “Ekmekte yüzde 1.5’u geçmemek kaydıyla tuz oranı tespit edilmiştir” dedi. Aynı şekilde kullanılacak ekmekteki unun randımanının da değiştirildiğini belirten Keçeli, “Daha önce tip 550 dediğimiz, beyaza yakın undan yapılan ekmekler tüketime sunulmaktaydı. Şimdi ise kepeği fazla olan tip 650 dediğimiz kepeği fazla olan undan ekmek yapılacak” dedi. Tebliği ile birlikte ekmek arabaları, ekmeklerin konulduğu kasaların hijyen olmasının da ön plana çıktığını dile getiren Keçeli, ayrıca ekmek üreticilerine kursa tabi tutulma zorunluluğu getirildiğini kaydetti.
200 BİNE YAKIN FIRINCIYA EKMEK DERSİ VERİLECEK
Eğitim konusunda Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın çalışmalarının devam ettiğini ve federasyonla bir protokol yaptığını belirten Keçeli, ancak net bir açıklamanın henüz olmadığını söyledi. Kendilerinin ise federasyona üye olmadığını, tüccar olan fırıncıların ticaret odalarına üyeliği bulunduğunu bildiren Keçeli, eğitim konusunda İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO), İstanbul Ticaret Üniversitesi’nde eğitim talebi bulunduğunu açıkladı. İTO’nun bu konuya ücretsiz talip olduğunu bildiren Keçeli, “İTO, bakanlık yetki verirse ücret almayacağını açıklamıştı. Umarım bakanlıkla protokol yaparlar ve eğitim konusunda bu konu da aşılmış olur. Bakanlık ile eğitim konusunu ticaret odası kanalıyla görüşüyoruz. Üniversitelerde açılacak dersliklerle gıda uzmanı hocalarla bu eğitimin daha da iyi verilebileceğini düşünüyoruz” diye konuştu. Türkiye’de 20 binin üzerinde fırın olduğunu ve buralarda yaklaşık 200 bine yakın kişinin çalıştığını söyleyen Keçeli, bütün bu fırınlarda ekmek üretim safhasında çalışan kişilere, üç hafta sürecek eğitimlerde gıdada hijyen kuralları, hamurunun fermantasyonunda yapılacak müdahaleler gibi ekmek imalatındaki ince noktaların öğretileceğini bildirdi.
“HALKIMIZIN EKMEĞİ ELLEME HUYU VAR, KAĞIT AMBALAJDA SATILMALI”
1 Temmuz’da yürürlüğe tebliğdeki en büyük eksikliğin, ambalaj konusu olduğunu dile getiren Keçeli, daha önce bakkal ve bayilerde satışa arz edilen ekmekte ambalajın zorunlu olduğunu, şimdi ambalaj zorunluluğunun ortadan kalktığının altını çizdi. Bunun çok yanlış bir uygulama olduğunu savunan Keçeli, “Ekmeğin poşeti, hijyen ve kağıt ambalajlarda satışa arz edilmesinde büyük fayda vardır. Biz bunu Ekmek Sanayii İşverenler Sendikası ile Şişli Belediyesi anlaşarak, yılbaşından itibaren uygulamasını başlattık. Ekmeği kağıt ambalajlarda bakkal ve bayilerde satışa sunuyoruz. Çıkan kodekste en büyük çelişki, ekmeğin gösterilerek alınması. Çünkü, bizim halkımızın ekmeğe elleme huyu vardır. Kağıt ambalaj olsaydı, bu ekmeğin ellenmesi engellenecekti ve hijyen şartları yerine gelmiş olacaktı” değerlendirmesinde bulundu.
“İSTANBUL’DA, EKMEK ÜRETİM RUHSATI OLMADAN EKMEK ÜRETEN 600 FIRIN VAR”
Bu kağıt ambalajların üzerinde üretici firmanın tanıtıcı belgelerinin de olabileceğini, vatandaşın hangi fırının ekmeğini tükettiğini daha iyi bileceğinin altını çizen Keçeli, kağıt ambalaj konusunun zorunlu hale getirilmesi, çıkan kodekse bunun mutlaka eklenmesi gerektiğini kaydetti. İstanbul’da ekmek üretim belgesi olmadan “unlu mamul” adı altında ekmek üreten yaklaşık 600 fırın olduğunu açıklayan Keçeli, “İstanbul’da bulunan yaklaşık 3 bin fırının yüzde 20’si, yani 600’ü bu şekilde. Yani bunların simit, poğaça, açma yapması gerekirken ekmek üretiyorlar” dedi.
“EKMEK FİYATLARINDA YAZ SONU YÜZDE 10-15 DEĞİŞİKLİK OLABİLİR”
Ekmeğin gramajındaki düzenlemenin fiyatlara bir değişiklik getirmeyeceğini de belirten Keçeli, “İstanbul’da şu anda fiyat artışı olmaz. Ancak buğday taban fiyatları arttıkça, bu un fiyatına yansırsa tahminin Ramazan’dan, Eylül ayından sonraki dönemler için söylüyorum, buğday taban fiyatları periyodik artacak. Yaz sonuna doğru fiyatlar tekrar çıkışa geçebilir. Un fiyatları çıktığı müddetçe, doğalgaza, elektriğe zam olduğu müddetçe ekmek fiyatlarında artış kaçınılmaz olur. Ayrıca, bir de toplu sözleşmemiz var, onlarla beraber paralel bir artış olabilir. Fiyatlarda yüzde 10 ile 15 arasında değişiklik olabilir” diye konuştu. Keçeli, bu yıl 20 milyon tonun üzerinde buğday rekoltesi beklediklerini kaydetti.
Serbest piyasada ekmek fiyatlarının 70 kuruş ile 1 TL arasında değiştiğini belirten Keçeli, ekmeğin gramının 300 gramdan 250 grama düşürmesiyle birlikte fiyatlarda bir değişiklik olmayacağını açıklayarak, “Fiyatlarımız gene aynı devam edecek. Yani 1 Temmuz’da fiyatlarda bir değişiklik yok. 1 TL’ye satılan yer, 1 TL’ye, 70’e satan yer, 70 kuruşa satmaya devam edecek. Gramaj düşse de fiyatlar aynı kalacak” dedi.
Kaynak: haber365.com