Hıncal Uluç ~ 05 Temmuz 2011 ~ Yazarlar ~ 1671 Kez Görüntülendi. A- A+
Usta kalem Hıncal Uluç, geçtiğimiz haftaya damgasını vuran spor olaylarını sabahspor.com okuyucularına değerlendirdi.
“Emenike’nin Fenerbahçe’ye karşı oynamamasını en azından fair-play’e aykırı olduğunu da yazdım. Emenike’nin böyle bir dedikodudan sonra Fenerbahçe’ye transfer edilmesinin de fair-play’e uygun olmadığını yazdım….
Şimdi diyelim ki herkes temize çıktı, beraat etti ve bu dosya açıldığı gibi kapandı. Olabilecek en olumlu sonuç bu değil mi? Bu sonuca rağmen siz bir kulüp yöneticisi olsanız bundan sonra herhangi bir şike ya da teşvik primi olayına teşebbüs edebilir misiniz?
6 aylık böyle bir izlemenin yapılması bile geleceğin Türkiye’deki kulüp yöneticilerine, futbolcularına, menajerlerine yani futbol piyasasındaki herkese “arkadaş kendine gel, artık meydan boş değil. Temiz olmazsa ben sendeyim” demiştir.”
Türkiye, futbolda şike iddialarıyla çalkalanıyor. Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım başta olmak üzere 50’ye yakın kişi gözaltında. Operasyonla ilgili neler düşünüyorsunuz?
Çok şey düşünüyorum, düşünmememin imkanı yok çünkü… Şu anda Türkiye’nin gündemine bomba gibi düştü. Bir yandan seçim sonuçları, daha sımsıcak… Bir yandan meclis başkanı seçimleri… Bir yandan CHP’nin ve BDP’nin boykotları ile siyaset dünyası alev alev yanarken, zaten ‘Ergenekon’ olduğu iddia edilen dava ve gelişmeler gündemde bir numarayı işgal ederken, birdenbire bunların hepsi unutuldu, bütün bir Pazar günü, bütün Türkiye, sabahtan akşama, bu 9.9 şiddetindeki depremi konuşmaya başladı. Türkiye’de yaşayıp, olayların içinde olup da bunlar hakkında bir düşünceye sahip olmamak mümkün değil.
Pazar günü sabahtan akşama kadar telefonum çaldı. Hiç kimseye bu konuyla ilgili herhangi bir yorum yapmadım, düşüncemi açıklamadım. Sabah’taki köşemde de bu olayla ilgili tek satır yok.
Çünkü hukuk inancım şu: Bir olay yargıya yansıdı ise o dava sonuçlanana kadar yapacağımız her konuşma yargıyı etkileyebilir. Bu da hukukun temel ilkesine aykırı… Ayrıca yıllardan beri inandığım bir kural vardır; suçluluğu ispatlanana kadar herkes masumdur.
Bu iki ilkeye inandığın zaman dava sonuçlanmasını beklemek gerekiyor. Usul üzerine konuşabiliriz.
Etiketler: